BEDAVA PEYNİR
____Merhaba,
____Değerli dostlar, okuduğum bir söz çok hoşuma gitti ve bu sözü paylaşmak ve bu söz üzerine biraz sizlerle birlikte kafa yormak istedim. Söz şu: " Bedava peynir, ancak fare kapanında vardır."
____Dostlar, geçmiş zamanlarda da bedavacılık, bedavaya konmak, "Bedava sirke baldan tatlıdır." mantığıyla hareket edenler mutlaka olmuştur ama günümüzde o kadar yaygınlaştı ki... Buna biraz da, kısa yoldan köşeyi dönme, yeterince emek harcamadan lükse kavuşma isteği de diyebiliriz. Birinin senelerce emek vererek, pek çok zorluğa katlanarak elde edebildiği makam mevki, mal mülkü gören bazıları, bakıyorsunuz o imkanlara kısa sürede sahip olabilmek için olmadık işlere kalkışıyor; yani kısa yoldan köşe dönmeye çalışıyorlar. Köşeyi dönünce karşılarına çıkabilecek uçurumu; tehlikeyi hesap edemiyorlar. Bu tip insanlar kolayca kandırılmaya, yani bedava peynire koşmaya hazır hale geliyorlar. Oysa bedava peyniri koyanlar, karşılığında neler neler alıyorlar.
____Emek harcamadan yemek peşinde koşan gençlerimiz, günümüzde büyük tehlike içerisindeler. Sağlam bir karaktere sahip olamayan bu tip insanlar, az zamanda büyük para ve şöhret kazanmak için, kolayca, bazı şer güçlerin, kötü emellere sahip insanların maşası, oyuncağı haline geliyorlar. Son birkaç yıllık süreçte yaşanan suikastlerde yakalanan 18-20 yaşlarındaki gençler bunun en belirgin örneği değil mi? Birilerinin vaatlerine inanarak veya dolduruşa gelerek, yurdumuz için kötü amaçları olan ellerin maşası olarak kullanılan gençler; hem ülkemize, hem kendilerine zarar verdiklerinin farkına acaba ne zaman varabilecekler? Gençliklerinin baharını hapishane köşelerinde tükettikten sonra mı?
_____Gençlerimize sağlam bir karakter kazandıralım ki başkalarına kanarak kendilerine, ailelerine, milletimize zarar vermesinler.
____Peki sağlam bir karakter yalnızca gençlere mi lazım?
____Geçtiğimiz yıllarda meclisimizde sık sık parti değiştiren, ordan oraya zıplayan vekilleri de gördük. Çevrenize bakarsanız, şahsi menfaatler için önüne gelene boyun eğen - ki kurdun kendi işini kendi gördüğü için boynunun kalın olduğu söylendiği halde - gömlek değiştirir gibi parti değiştiren, makam mevki için sendika değiştiren insanlar görürsünüz. Rüzgara göre eğilen, küçük çıkarlar için karakterlerini ayaklar altına alan; A güçlü iken A'nın, B güçlü iken B'nin tarafına geçen insanlar ne kadar da çok değil mi?
____Yıllarca çalışarak, bilgi, birikim, tecrübe kazanarak gelinmesi gereken makamlara; kısa yoldan, emek harcamadan, kişiliklerinden taviz vererek, bazı değerleri hiçe sayarak liyakat sistemine aykırı şekilde gelip oturan kişiler yüzünden, işlerimiz bir türlü yolunda gitmez. Zaten Osmanlı'nın çöküşünün sebeplerinden biri de bu değil miydi?
____Hikaye bu ya; hindi ile inek konuşuyorlarmış. Hindi: "Şu ağacın en üst dalına çıkmak istiyorum ama hiç gücüm yok.." demiş. İnek: "Neden benim dışkımdan biraz yemiyorsun? Onlar besin deposudur." demiş. Bunu duyan hindi bir parça dışkı yemiş ve gerçekten bunun ilk dallara ulaşacak kadar enerji verdiğini fark etmiş. Ertesi gün biraz daha yemiş ve ikinci dala ulaşmış. Böyle böyle birkaç gün sonra ağacın en üstüne çıkmayı başarmış. Ancak, bir çiftçi ağacın tepesindeki hindiyi fark etmiş ve onu vurmuş. Bunu gören inek -afedersiniz- demiş ki; "B..k yemek sizi en üste çıkartabilir ama orada kalmanızı sağlayamaz ." Sözüm meclisten dışarı. Hiç kimseye hakaret amacında değilim. Sadece bir nükteydi.
____Dostlar, el atına binen tez inermiş. Dünyalık menfaatler için karakterimizden taviz vermeyelim. Bir yerde bedava peynir görünce, peynire değil; peyniri koyan gizli ele dikkat edelim. Emek harcamadan, kısa yoldan makam, mevki, şan şöhret teklif edenlere itimat etmeyelim. Uzun lafın kısası; nokta kadar menfaat için, virgül kadar eğilmeyelim.
2009 yılının Kaledran'ımıza, ülkemize ve tüm alem-i İslam' güzellikler ve mutluluklara vesile olmasını diliyorum.
BAHADIR DEV