KALEDRAN'DA BİR YAZ DAHA BİTTİ
                 
     Haziran ayının girmesiyle yaz mevsiminin heyecanı sarar beni. İki ayımı geçireceğim Kaledran özlemi hat safhadadır. Binbir hayal ve heyecanla gelirim köye. Sadece deniz, kum ve güneş değildir benim için Kaledran, daha derin izler vardır yüreğimde. Doğup büyüdüğüm yer burası en başta. Aslında bu bile yeter buraları özlemek için. Ah bir de uzaklık yok mu? Sanki özellikle saklanmış gibi, ülkemiz coğrafyasının en güneyinde Toroslar tarafından çevrelenivermiş bir cennet köşesi. Ulaşmak için buraya binbir eziyet çekersin kıvrıla kıvrıla. Ama bu eziyete değeceğini bildiğim için dokunmaz bu yollar bana.
     Her zaman olduğu gibi gelir gelmez denize attım kendimi. Bu yıl geç ısındı deniz, Temmuzun ilk on günü soğuktu biraz. Her yıl olduğu gibi Boncuklu'da da denize girdim. Denizin içindeki evin orada denize girmek, olta atmak kadar insanı dinlendiren bir aktivite daha yoktur sanırım. Denizlerimizde balık kalmamış bu arada. Gözlükle de baktım balıkların nesli hızla tükendiğini farkettim. Her yıl hızla azalıyor balıklar. Hatta balıkçılar bile tutamaz olmuş.