Yayın tarihi: 29 Şubat 2012
(Muhabir: Ali Mavi)- Hemşehrimiz Fatma Görmez Çetin ile, muhabirimiz Ali Mavi röportaj gerçekleştirdi.
Hemşehrimizi daha yakından tanıyalım.
Kendinizi anlatırmısınız?
1983 de Ptt de göreve başladım. Eşim tarih öğretmeni, 3 kızım var. Beni Kaledranlılar bilir. Abit Görmez’in 8 evladından sondan 3.suyüm. Ben en çok çalışmayı seviyorum. Hayatta bugun ben ne iş yapayım diyenleri sevmem, her zaman işlerimi planlı yapmaya gayret gosteririm. Azmetmek ve başarmak benim is hayatimda temel ilkemdir.
Sonra seyahat etmeyi severim. Türkiye’de görmediğim yer azdır.
Ailenizden bahsedermisiniz?
Evde bes kisilik bir aileyiz, her ne kadar bes kisi bir araya cok az gelsek de. Büyük kızım İngiltere de doktora yapıyor. Akademisyen olarak donecek nasip olursa. Ortanca kızım Selçuk ünv .4 yıllık işletme mezunu, memurluk icin KPSS sinavlarina hazirlaniyor. Küçuk kızım da Alanya Fen Lisesin’de lise 3 ve su an bir yillik degisim programina dahil olarak ABD de okuyor. Eşim, Ömer Çetin de emeklı ogretmen. Gazipaşa da yaşıyoruz.
Su an hobi olarak tarım yapıyor, seramiz var orada sebze ve meyve yetistiriyoruz. Bunun yaninda cok fazla kitap okuyor.
Şu anki meslek yada ilgilendiginiz işden bilgi verimisiniz?
PTT de çalışıyorum . Biliyorsunuz ki PTT çığır atladı; bankalaştık artik. Kapısından girdin mı aklına gelen bütün resmı işlerini yapıp çıkabilirsin: havale yapabilirsın, hesap acabilirsın, bu hesabı kredilendırebilirsın, elektirik-su-telefon faturalarini odeyebilirsin. Tabi gecmisten gelen asli isi olan posta ve kargo da gelismis bir sekilde halen devam etmekte.
Neden bu meslegi seçtiniz?
Ben seçmedim meslek beni seçti derler ya öyle bir şey. Ama başlayınca da mesleğimi severek yapıyorum. Zaten sevmesem bu iş yapılmaz. Çok yorucu ve stresli bir iş. Aksama degin cok farkli sorunlar ve cok farkli insanlar ile karsilasiyorsunuz.
Boş zamanlarınızda neler yaparsınız, hobileriniz nelerdir?
Haftanın bir yarım günü mutlaka küçük bir bahçem var orada geçiririm. Arada bir cocuklarla ve eşimle sinemaya giderim. Cocuklarımla ilgilenirim, onlarin her turlu probleminin cozumunde etkin olmaya calisirim. Ve de arkadaşlarımla olmayı ve hos sohbet etmeyi severim.
Bunlarin disinda en buyük zevkim deniz kenarında ailem ve arkadaslarimla aile olarak piknik yapmak. Bu söylediğimden bayanlar pek hoşlanmayacak ama kömüru de kendim yakıp etleri kendim pişirmeli ve sevdiklerime yedirmeliyim. Araba kullanmak, seyahat etmek, yürüyüş yapmak hobilerim arasındadır.
Sizi etkileyen yada başınızdan geçen anılarınızdan anlatır mısınız?
Evet benim için en zor soru.1994 17 Aralık küçük kızımın doğum yılı. Doğumda bir aksilik yaşadım ve 3 gün bitkisel hayatta kaldım. O gunleri hafızamdan asla silemiyorum. Bitkisel hayat ne demek bilirsiniz. Iyileşmek de benim ikinci doğum günümdür, yakınlarım öyle kutlar.
Unutamadığınız bir Kaledran anınız var mı?
Ah Ali ya o kadar cok anım var kı sorma cocukluğum gençliğim orda geçti. En cok sevdiğim bölümünü anlatayım. Kışın çay taşardı. Gece hiç korkmadan denize koşar dalgalardan odun toplar o heyecanla da hiç soğuktan etkilenmez hiç üşümezdik. Şu an Kaledran olması gereken yerde değil biliyorsun. Kimse kabul etmeyecek ama dışarıda olan bizler orda olanlar ve de resmi görevlilere bildiklerimizi anlatsak veya resmi kurumlara yönlendirsek en azından çalısan bir Sağlık Ocağı, denize ayrı ayrı bölümlerden indirilmış geniş asfalt yollar, düzgün okullarımız ve köyün çehresini değiştirecek yeni kooperatif... Bunun gibi seyler… Köyün en ileri gelenleri arazilerine villa gibi evler yapmis, evin icinde her olanak mevcut, bogazdaki yalilarla yarisacak cinsten ama gel gelelim eve gidecek yol patika gibi. Böyle komik bir durum var. Bunları calışıp hep beraber çözebiliriz halbuki. Birazcık gayret gerekmekte yenilenmek gerekmekte. Ilk aklıma gelenler bunlar şimdilik.
Bu mesleği seçmememiş olsaydınız ne olmak isterdiniz?
Ben hep dokdor olmak istemiştim. Genel cerrah.
Bu mesleğin zorlukları nelerdir?
İnsanlara laf anlatmak. Hayatta en zor iş bilirsin, bire bir insanlarla muhatap olduğun iştir. Adamın kafası ya dolu gelir ya da burada benim işim yapılmaz diye önyargılı gelır. Bu da yetmez sırasını bozar kavga cıkarır böyle şeyler ……..ya da bir müşterin der ki “Hanımefendi işinizi çok güzel yapıyorsunuz yuzunuzden gülücükler eksilmesın” o gunkü bütün yorgunluğun inan kı gider. Bu da mesleğimin iyi tarafıdır.
Gençlere tavsiyeleriniz var mı?
Gençlere en büyük tavsiyem .Bir tabir vardır. Artık iş aslanın ağzında diye .Şimdi artık midesinde Çok çalışacaklar ve büyük işler yapacaklar. Hiç kimse doğarken sorunu yoksa Aklını zekasını çok çalışması ile birleştirirse okur ve en güzel mesleklerin sahibi olur. İşte Kaledran’ın da, Türkiye’nin de tek isteği bu. ÇOK ÇALIŞMAK
Kaledran.com hakkından ne düşünüyorsunuz?
Köyümü çok seviyorum ve sizlerin sahip cıkmazını çok beğeniyorum .Çalışmalarınızın devamını ve daha güzellerinI yapabilmenizi temenni ediyorum. Size Allah kolaylık versin...
Fatma Hanım'a röportajı için teşekkür ediyor, ailesiyle birlikte mutu bir yaşam diliyoruz.
www.kaledran.com