Merhaba...
Birkaç haftalık yaz tatilini Kaledran'da geçirip tekrar görev yerimize döndük.
Kaledran'ın eşsiz lezzetlerinden biri de bildiğiniz gibi; "batırık". "Batırma" diyenler de var. Susuz olanına da kısır deniyor. Kısır, ülkemizin hemen her yerinde biliniyor; içine konan malzemelerde ufak tefek farklılıklar olabiliyor. Batırık ise çok fazla bilinmiyor. Hatta ben sadece Anamur ve Gazipaşa ile çevre ilçelere özgü bir yiyecek sanıyordum. Ancak Ermenek, Karaman ve Konya'da da zevkle yenen bir yiyecek çeşidi olduğunu, zamanla, tecrübe ederek öğrendim.
Batırığın içine kavrulmuş yer fıstığı dövmesini ise daha çok bizim yöremizde ekliyorlar. Çocukluğumuzda annemiz ya da komşularımız batırık yaparken mutfaktan gelen, kavrulmakta olan fıstığın kokusu adeta şu an bile burnumdadır... Fıstığı kavurup da sonra ağaçtan dibekte ya da bakırdan yapılmış havanda döverlerken biz de etrafında, kasap önünde bekleşen kediler gibi bekleşir ve bir çay kaşığı dövülmüş fıstık verirlerse mutluluktan - bizim Kaledran'da kullanılan deyişle - adeta kuyruğumuz tava sapına dönerdi. Batırık tabağının dibinde kalan son kısımların yoğun fıstıklı tadı da en heyecanlı kısımlardan biriydi.
Bu batırık öyle bir lezzet ki, tok karnına bile 3 tabaktan az yemezsiniz. Ha, batırıkla ilgili çocukluğumdan kalan bir detay da; bir kuzenimin herkesin yaptığı batırığı yememesiydi... Sadece annesinin yoğurduğu batırığı yerdi. Hijyen meselesi bi yerde :)
Şimdi, nerden çıktı bu batırık muhabbeti? diyenleriniz olabilir...
Efendim memleketimize bu gidişimizde - neredeyse- hangi komşuya akrabaya gittiysek batırık yedik. Her evde yapılan birbirinden lezzetli batırıkların tadı damağımda kaldı; kalorileri ise önceki kiloma ek yaklaşık 2 kg daha balkon (göbek ) olarak batırık hatırası kaldı :)
Batırıktan sonra içilen çayın tadını da anlatmaya gerek var mı bilmiyorum...
Efendim, işte böyle tatilimizin hele son haftasında yoğunlaşan batırıklı günlerin ardından tatili bitirip görev yerimize dönerken, daha önce çalıştığımız illerden Karaman'a uğrayalım da eski(meyen) dostlardan imkan bulabildiklerimizi görelim dedik.
Karaman'a yaklaşırken birkaç arkadaşımıza telefon açtık; "Evdeyseniz size uğrayıp bi çayınızı içelim" diye...
Uğradığımız ikinci evin sahibi, eşi Karamanlı kendi Konyalı dostum dedi ki "Hocam geleceğinizi haber alınca hemen gerekli malzemeleri aldım hanıma söyledim. Siz çok seviyordunuz size sürpriz olsun dedik; batırık hazır olmak üzere..." dedi :) Ellerine sağlık; gerçekten güzel yapmışlar; oldukça lezzetliydi.
İşte böyle, bu yazki batırık stoğumuz sanırım bir dahaki yaza kadar yeter :)
www.kaledran.com