KEDİLİ YAZI I
Bir söz vardır ya; "Her üç Türk'ten dördünün kedilerle ilgili bir anısı vardır" diye ,benimde şu şekilde bir hatıram var.
Anlatayım;
Konya'da sağlık memurluğu yaptığım ve aynı zamanda üniversite okuduğum yıllardı
Meram kaymakamlığında çalışıyordum. İşyerimin eve uzaklığı 7-8 km. kadardı.
Yine bir gün kaymakamlıktan çıkmış minibüs beklerken küçük bir kedi yavrusu yanıma yaklaştı. Durmadan miyavlamasından çok aç olduğu sonucunu çıkardım. Yakında bulunan bir markete gidip bir küçük süt bir de kek aldım.(Kedi her zaman bal yemez keki ise hiç yemez…ama ben bunu o zamanlar bilmiyordum.
Kendimi büyük bir iyilik yapmış gibi hissederek yavru kedinin yanına geldim. Sütü ve keki açıp kediciğin yanına bıraktım. İştahla süt ve keke saldıracağını sanıyordum ama o süte dilini birkez dokundurdu, keki de sadece kokladı… Bayağı sinirlenmiştim.... Aman boş ver hayvan sonunda aklı yok ki hiç olmazsa israf olmasın diye yesin dedim ve minibüse bindim ama biraz sonra sadece dolmuşa yetecek kadar olan bütün paramı kediye hacamış olduğumu anlayıp mecburen dolmuştan inip 8 km.yolu yürüyünce ; galiba dedim bir zamanlar abim tarafından asılan masum kedinin sülalesi kan davası güdüyor ve işe benden başladılar...